Dr. Öğr. Üyesi
ÖNDER VOLKAN
BAYRAKTAR

Başlama Tarihi : 24.05.2021
Bitiş Tarihi : 14.06.2024
Proje Konusu : Son yıllarda artan nüfusa paralel olarak tarım ürünlerinin üretim miktarını çoğaltmaya yönelik çalışmalara hız verilmiştir. Bu amaçla da sentetik kimyasal tarım ilaçları, mineral gübreler, büyümeyi düzenleyici maddeler ve hormonların kullanımı teşvik edilmiştir. Ayrıca, doğal kaynakların kendini yenileme kapasitelerinin üzerinde yok olması, yoksulluğun artması, toplumsal çelişkiler ve gelir adaletsizliğinden kaynaklanan sorunların artması, ormanların tahrip edilmesi, biyolojik çeşitliliğin azalması ve iklimlerin değişmeye başlaması gibi sosyal ve çevresel problemlerin bu sürece paralel bir şekilde ortaya çıktığı görülmüştür. Sonuç olarak bu toplumsal, ekonomik ve çevreyle ilgili sorunlar, gıda ve lif üretimi adına yapılan tarımsal üretimde sürdürülebilir tarımsal uygulamaların gerçekleştirilmesini bir zorunluluk olarak ortaya çıkarmaktadır. Sürdürülebilir bir tarım sistemi oluşturmak için öncelikle sürdürülebilirliğin sağlıklı bir şekilde ölçümüne ihtiyaç duyulmaktadır. Bu çalışmada, Siirt İlinin önemli geçim kaynakları olan Antep Fıstığının Siirt fıstığı çeşidi, bal ve katma değeri yüksek diğer arı ürünleri ve yerel üzüm çeşitlerini üreten işletmelerin sosyal, ekonomik ve çevresel sürdürülebilirlik düzeylerinin belirlenmesi; sürdürülebilirlik üzerinde etkili olan faktörlerin belirlenmesini ve analiz edilmesini, yetiştiricilik koşullarının belirlenmesi ve sorunlarının tespit edilmesi amaçlanmıştır. Çalışmada kullanılan veriler seçilmiş 94 Siirt fıstığı üreticisi, 90 arıcılık işletmesi ve 91 yerel üzüm çeşitleri üreticisi olmak üzere toplam 275 üretici ile yapılacak anketlerden elde edilecektir.
Proje Konum : Yürütücü
Proje Türü : Yükseköğretim Kurumları tarafından destekli bilimsel araştırma projesi
Güncelleme Tarihi : 2024-07-10 11:07:52

Başlama Tarihi : 24.05.2021
Bitiş Tarihi :
Proje Konusu : Siirt ili ve çevresinde tıbbi ve aromatik bitkiler ile ilgili çalışmalar oldukça yeni ve yetersiz bir durumdadır. Öyle ki daha birçok bitkinin bölgeye adaptasyonu ile ilgili temel çalışmalar dahi yapılmamıştır ya da yeni yapılmaya başlanmıştır. Yapılan çalışmaların bir kısmı çemen, çörekotu, rezene, kişniş gibi ülkemizde tarımı zaten geleneksel olarak yapılan bitkilere ait iken çalışmaların diğer bir kısmı da lavanta ve kekik gibi tarımı yeni yeni yaygınlaşmaya başlayan bitkiler ile ilgili temel adaptasyon çalışmalarıdır. Oysa tıbbi ve aromatik bitkilerde gelişen ve gelişmekte olan dünya pazarlarında söz sahibi olabilmek için geleneksel olarak üretimi yapılan bitkilerin yanında küresel pazarlarda aranan bitkilerin de yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılması gerekmektedir. Lavanta gibi bitkilerde de artık verimi ve kaliteyi artırmaya yönelik multi disipliner çalışmaları içeren araştırmalar yapılmalıdır. Proje ile Siirt İlinin iklim ve toprak koşulları ile dünya piyasalarındaki ticari durumları göz önünde bulundurularak ekinezya ve romen papatyası bitkilerinin bölge şartlarındaki özellikleri ile tarımsal gereksinimleri belirlenmeye çalışılacaktır. Ayrıca lavanta'nın Siirt ili ekolojik koşullarında azotlu gübre ihtiyaçları ve su stresine dayanımları araştırılacaktır. Sunduğumuz bu yeni proje ile hem dünya genelinde yaygın olarak talep gören ve ilimizde de yetiştirilmeye başlanan lavanta bitkilerinin azotlu gübre ve su ihtiyacı belirlenecek hem de daha önce Üniversitemizde yapılan çalışmalardan alınan sonuçlar ışığında yeni bilgi, teknoloji, satış-pazarlama stratejileri geliştirilecektir. Bunun yanında Siirt İli ve çevresinin de tıbbi ve aromatik bitkiler konusunda hem dünyada hem de ülkemizde önemli bir merkez konumuna gelmesine hizmet edecektir. Proje ile tıbbi aromatik bitkilerin satış ve pazarlamasında gerek ülkede gerekse yörede karşılaşılan sorunlar araştırılarak tespit edilecek ve bu sorunlara ilişkin çözüm önerileri geliştirilecektir. Elde edilecek ürünlerin satış ve pazar olanakları da araştırılarak ülke ve bölge çiftçisine bu konuda ışık tutulacaktır. Projenin ile Siirt ili ve çevresinde yavaş yavaş yapılmaya başlanan tıbbi ve aromatik bitkilerin tarımı hem daha iyi tanınacak hem de yaygınlaşacaktır. Böylece yörede polikültür tarımın yaygınlaşmasına da hizmet edecektir. Tıbbi ve aromatik bitki tarımının yaygınlaşması ile yöre çiftçisinin tarım bilinci ve kültürü yükselecek, yöre çiftçisine ek gelir imkânı sağlanacaktır. Tıbbi ve aromatik bitkilerin tarımının yaygınlaşması ile Siirt ili ve çevresinde bu bitkilere dayalı ticaretin ve sanayinin başlamasına-gelişmesine yardımcı olunacaktır. Bu da yörede istihdamın ve kalkınmanın artmasına neden olacaktır. Üniversitemizin Tarım Alanında İhtisaslaşmasına da büyük bir ivme kazandıracak olan bu proje ile Dünyada ve Türkiye'de kültürü hızla gelişen tıbbi aromatik bitkiler konusunda hem bilgi hem teknoloji hem de birikim olarak gerek dünya da gerekse önemli bir merkez olmanın yanında YÖK tarafından Siirt Üniversitesi'ne verilen tarımda ihtisaslaşma misyonuna da büyük katkılar sunacaktır.
Proje Konum : Araştırmacı
Proje Türü : Yükseköğretim Kurumları tarafından destekli bilimsel araştırma projesi
Güncelleme Tarihi : 2023-05-02 21:35:14

Başlama Tarihi : 22.03.2021
Bitiş Tarihi :
Proje Konusu :
Proje Konum : Yürütücü
Proje Türü : Yükseköğretim Kurumları tarafından destekli bilimsel araştırma projesi
Güncelleme Tarihi : 2021-05-12 16:50:14

Başlama Tarihi : 26.02.2020
Bitiş Tarihi : 26.02.2023
Proje Konusu : Bu çalışma ile; Sofralık ve kurutmalık olarak yetiştirilen Siirt'in yerel Bineteti üzüm çeşidinde, ben düşme döneminde asmaları farklı gölgeleme oranına sahip file örtü materyalleri altına alarak, hasat tarihini geciktirmek suretiyle iyi kalitede ürün elde etmek; elde edilen üzümleri en az kayıpla depolamak amaçlanmaktadır. Araştırmada, polyetilenden imal edilmiş 3 farklı gölgeleme oranına (%35, 55, 70) sahip fileler (ağ) ben düşme döneminde asmaların üstüne gerilerek, fotosentez aktivitesinin azaltılması ile olgunlaşmayı yavaşlatmak, salkımları güneşin yakıcı etkisinden korumak ve dolu zararını önlemek hedeflenmiştir. Olgunlaşmaya yakın dönemde yağışlardan kaynaklanabilecek mantari enfeksiyon ve tanelerde çatlama riskini minimuma indirmek ve böylece salkımları asmalar üzerinde daha uzun süre bekletmek planlanmaktadır. Gölgeleme materyalleri altında yetiştirilmiş olan üzümler hasat edildikten sonra uygun sıcaklık ve nemde iklimlendirme odasında 3 ay süreyle muhafaza edilecektir. Böylece gölgeleme uygulamalarının üzümlerde mantari hastalık ve fizyolojik arazlardan kaynaklanabilecek depo kayıplarına etkisi araştırılacaktır. Bu doğrultuda üretimi gerçekleştirilen asmalardan elde edilen veriler ışığında üzüm üretiminin teknik ve ekonomik analizi de araştırılacaktır. Bu çalışma Siirt ilinde, bağcılık alanında, gölgeleme ve depolama çalışmaları üzerine yapılacak ilk çalışma olacaktır.
Proje Konum : Araştırmacı
Proje Türü : Yükseköğretim Kurumları tarafından destekli bilimsel araştırma projesi
Güncelleme Tarihi : 2024-08-05 16:41:17

Başlama Tarihi : 18.05.2018
Bitiş Tarihi : 18.11.2018
Proje Konusu :
Proje Konum : Yürütücü
Proje Türü : Kalkınma Bakanlığı
Güncelleme Tarihi : 2020-10-29 17:40:24

Başlama Tarihi : 10.11.2017
Bitiş Tarihi : 10.03.2018
Proje Konusu :
Proje Konum : Yürütücü
Proje Türü : Kalkınma Bakanlığı
Güncelleme Tarihi : 2018-08-08 17:19:00

Başlama Tarihi : 01.01.2017
Bitiş Tarihi : 01.10.2018
Proje Konusu : FARKLI DOZDA UYGULANAN SU VE AZOT DOZLARININ YERFISTIĞI VERİMİ ÜZERİNE ETKİSİ
Proje Konum : Araştırmacı
Proje Türü : Yükseköğretim Kurumları tarafından destekli bilimsel araştırma projesi
Güncelleme Tarihi : 2021-12-22 10:17:52

Başlama Tarihi : 08.12.2016
Bitiş Tarihi : 12.12.2020
Proje Konusu : Tıbbi bitkilerin pazar hacmi hakkında çeşitli fikirler ileri sürülmektedir. Tıbbi bitkilerin pazar payının tahmin edilmesindeki zorluk, bunların bazı ülkelerde gıda, bazı ülkelerde gıdaları tamamlayıcı madde, bazılarında ilaç hammaddesi olarak görülmesi ve birçok tıbbi bitkinin başka amaçlarla da kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Ancak bunların pazarının giderek arttığına ve geliştiğine hemen hemen tüm kaynaklar yer vermektedirler. Ayrıca aromatik bitkilerden elde edilen uçucu yağların dünya üretiminin 50 bin ton ve değerinin 1 milyar dolar civarında olduğu belirtilmektedir. Yıllık üretimi 500 tonun üzerinde olan 15 uçucu yağ dünya üretiminin 90’ını teşkil etmektedir. Artan pazar ihtiyacını karşılamak için tıbbi bitkilerin tarımı ilgi görmeye başlamış özellikle ilaç sanayinde hammadde olarak kullanılan bitkilerin tarımında gelişmeler olmuştur. Avrupa Birliği ülkelerinde toplam 120 türün kültürü yapılırken, birçok bitkinin kültüre alınması için çalışmalar yürütülmektedir (Arslan. N ve ark. 2000 ).Doğal bitki toplamalarına alternatifler geliştirilmediği sürece, “Doğa ve Türleri Koruma” yasalarının etkin bir şekilde uygulanamayacağı artık anlaşılmıştır. Bu kapsamda sadece korunmaya alınmış veya nesilleri tükenmekte olan bitkiler söz konusu olmayıp, fazla tüketilmeleri dolayısıyla doğal ortamlarda azalmaya başlayan bitkiler ve Türkiye ekonomisine yapacağı katkılar da düşünülmelidir. Türlerin korunması ve floranın tahribatının önlenmesi amacıyla yapılan uluslar arası “Washington Türleri Koruma (CITES)” anlaşmasından sonra bitki toplamalarını önlemek amacıyla bu bitkilerin dış alım ve satımında “kültür ile elde edilmiştir” ibaresi istenmektedir (Arslan.N ve ark. 2000 ).Türkiye’de ve dünyada ekonomik önem arz eden bir çok tıbbi ve aromatik bitki üzerine çeşitli agronomi, kültüre alma ve ıslah çalışmaları yapılmış ve halen yapılmaya devam edilmektedir. Ancak üzerinde çalışmalar yapılan ve ekonomik önemi olan bu bitkilerinTürkiye genelinde ve Siirt ili özelinde tarım alanlarında yetiştiriciliği henüz gelişememiştir ya da hiç yoktur. Bunun nedenlerini şöyle sıralayabiliriz:1. Tıbbi ve aromatik bitkilerin yeteri kadar tanınmaması ve yetiştiriciliğinin bilinmemesi,2. Bu bitkilerle ilgili teknik pratik bilginin Siirt ilinde henüz yeterince verilmiyor ve bilinmiyorolması,3. Bitkilerin satış riski ve karlılık durumları hakkında yeterli bilginin olmaması ve dolayısıyla diğer tarla ürünlerinin karlılığı ile kıyaslanamıyor olması,4. Hasat ve hasat sonrasında son tüketiciye kadar yapılacak işlemlerin potansiyel üreticilerce bilinememesi5. Tıbbi bitkilerin işlenmesi ve bunlardan katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi hakkındakibilgi eksikliği.Yukarıda bahsedilen bu ve benzer sebepler dolayısı ile dünyada ve Türkiye’xxde kültürü hızla gelişen ve tarımı yapılan tıbbi-aromatik bitkiler Siirt’xxte yeterince tanınmamakta ve bilinmemektedir. Bu sorunların giderilmesi için bu çalışma Siirt ilinde konu ile ilgili çalışmalara temel oluşturma potansiyeline sahiptir. Gelecekte ki çalışmalara da öncülük edip ışık tutacaktır.Siirt ilinde tıbbi ve aromatik bitki kültürünün oluşması ve gelişmesi amacına yönelik yapılacak olan bu çalışma ile Siirt ilinde tıbbi- aromatik bitki yetiştiriciliğinin yaygınlaştırmak için bir yol haritası da çıkarılacaktır. Böylece özellikle kırsal kesimde ki üreticilere alternatif bir ürün sunulmuş olacak ve sektörün de bu konudaki talepleri tespit edilerek sorunlarına gerekli çözüm önerileri sunulmuş olacaktır.
Proje Konum : Araştırmacı
Proje Türü : Kalkınma Bakanlığı
Güncelleme Tarihi : 2023-05-02 22:15:33

Başlama Tarihi : 20.05.2015
Bitiş Tarihi : 19.05.2018
Proje Konusu : Günümüzde gıda güvenliği ve insan sağlığının önemi her geçen gün artmaktadır Buna bağlı olarakta tıbbi ve aromatik bitkilerden elde edilen uçucu yağların sentetik yolla elde edilenlere nazaran etkisinin çok yönlü olması alerjik etkilerinin olmaması çevre ve insan sağlığına zararlı etkilerinin bulunmaması ilaç sanayi yanında gıda bitkisel çay aromaterapi meşrubat sabun deterjan parfüm ve kozmetik endüstrisi gibi pek çok alanlarda yoğun olarak kullanılması ile tüketim hızlanmış böylece uçucu yağ bitkilerinin üretim zorunluluğu ortaya çıkmıştır Bundan dolayı önemli tıbbi ve aromatik bitkilerden iki tanesi olan mayıs papatyası ve lavantanın çalışılmasına karar verilmiştir Sadece bu bitkilerin çalışılması yeterli olmayacağından gelecek dönemlerde diğer önemli ve aromatik bitkilerin çalışılmasına da ihtiyaç olacaktır Ülkemizde mayıs papatyası üretimi çok az olup mevcut talep doğadan toplamayla karşılanmaktadır Doğadan toplanan bitkilerde istenen kalitede homojen ürüne ulaşmak mümkün olmadığından dış satımda problemler yaşanmaktadır Toplanan bitkilerde mayıs papatyası adı altında diğer papatya türleri de karışık olarak bulunabilmektedirler Ürün kalitesinin kararlılığını ve verimini garanti altına alınması ancak kalite özellikleri belirlenmiş doğru bitki türlerinin kültüre alınarak organize bir biçimde tarımının yapılması ile mümkün olacaktır Çalışmamızın konusunu oluşturan bir diğer bitki olan lavanta Isparta Karaman Konya civarında az miktarda üretilip uçucu yağ sanayiinde ve iç pazarda aktarlarda değerlendirilmektedir Antalya Isparta Mersin ve Hatay illerinde uçucu yağ işletmeleri mevcuttur Bu işletmeler yılın iki ayı gibi çok kısa dönemlerde çalışmakta kalan zamanlarda tesisler atıl vaziyette bulunmaktadır Genelde tek veya iki ürün işleyen bu işletmelerde verimliliği arttırmak için ürün çeşitliliğine gidilmesi zarureti vardır Dünyada uçucu yağ talebi fazla olan ürünleri tarıma kazandırmak ile bu sorun giderilebilir Bitkinin uzun yıllardan beri tanınması Osmanlı döneminde bu yana az da olsa lavanta kültürü devam etmektedir ve halen bir miktar uçucu yağın üretilerek ihraç edilmesi Lavanta bitkisinde çalışmamızı önemli kılmıştır Lavanta bitkisinde Isparta ve civarında bir miktar uçucu yağ üretiminin olduğu bilinmektedir Bu bitkilerden uçucu yağ üretimi ve ticareti ile ilgilenen firmalar istenen özellikte uçucu yağa sahip bitki bulamamaktadır Dolayısı ile elde edilen uçucu yağın ihracatta fazla talebi olmamakta veya ucuza satma durumunda kalmaktadırlar Araştırma Siirt koşullarında kısıntılı sulama uygulamaları altında bir mayıs papatyası çeşidi ile iki lavanta türünün verim ve kalite özelliklerinin belirlenmesi ve elde edilen sonuçların ekonomik analizlerinin yapılması amacıyla yürütülecektir Kamu kuruluşlarından temin edilecek iki lavanta türü ve elimizde mevcut bulunan bir adet mayıs papatyası çeşidi materyal olarak kullanılacaktır Denemeler 2015 yılında tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme deseninde 4 tekrarlamalı olarak Siirt üniversitesi Ziraat Fakültesi araştırma ve deneme alanında toplam 3 yıl iki yıl mayıs papatyası ve üç yıl lavanta süreyle yürütülecektir
Proje Konum : Araştırmacı
Proje Türü : Yükseköğretim Kurumları tarafından destekli bilimsel araştırma projesi
Güncelleme Tarihi : 2020-10-29 18:46:22

Başlama Tarihi : 01.01.2014
Bitiş Tarihi : 31.12.2018
Proje Konusu :
Proje Konum : Araştırmacı
Proje Türü : Diğer kamu kuruluşları (Yükseköğretim Kurumları hariç)
Güncelleme Tarihi : 2022-10-19 15:45:28

Başlama Tarihi : 01.07.2013
Bitiş Tarihi : 31.12.2014
Proje Konusu : Yabancı Ot Mücadelesi
Proje Konum : Yürütücü
Proje Türü : Diğer kamu kuruluşları (Yükseköğretim Kurumları hariç)
Güncelleme Tarihi : 2019-03-29 15:54:43

Başlama Tarihi : 15.08.2006
Bitiş Tarihi : 15.12.2010
Proje Konusu :
Proje Konum : Araştırmacı
Proje Türü : -Tübitak 1007
Güncelleme Tarihi : 2024-10-10 11:27:39

Başlama Tarihi : 01.01.1998
Bitiş Tarihi : 31.12.2004
Proje Konusu : Ege Bölgesinde örtüaltı sebze yetiştiriciliğinde Entegre Mücadele Uygulama ve Eğitim Projesi Muğla, Aydın, İzmir, Balıkesir, Kütahya 77 serada 63.030 m²’xxlik alanda yürütülmüştür. Eğitim faaliyetlerinde 84 teknik eleman, 1889 üretici, 29 bayii eğitilmiştir. 10 üretici EM’xxyi kendisi yürütmektedir. İzmir’xxde kırmızı örümcek, yaprak biti, Pis kokulu böcek, Pamuk yaprak kurdu ve pas akarı önemli zararlı konumuna geçmiştir. Muğla’xxda Domates pas akarı, Pamuk yaprak kurdu sorun olmakta beyaz sinek yoğunluğu düşük olmakla birlikte Sarı yaprak kıvırcıklık virüsünün yayılması nedeniyle beyaz sineğe karşı mücadele yapılmıştır. Aydın’xxda Pamuk yaprak kurdu, Domates pas akarı sorun olmaya başlamıştır. Trips geçen senelere göre daha yoğun bulunmuş ancak mücadele eşiğine ulaşmamıştır. Balıkesir’xxde kırmızı örümcekler ve yaprak biti ana zararlılar olmuştur. Kütahya’xxda beyaz sinek, pas akarı ve kırmızı örümcek önemli problem olmuştur. Virüs hastalıklarının yayılması genellikle kültürel önlemler ve sanitasyon önlemlerinin alınması ile önlenmiştir. Ancak, Muğla Fethiye’de Domates sarı yaprak kıvırcıklık virüsü yaygınlaşmış buna karşı mücadelede beyaz sineğe karşı ilaç kullanılması ile EM seralarında doğal denge bozulmuştur. Bu nedenle ilaçlama sayıları artmıştır. İzmir’de Domates Lekeli Solgunluk Virüsü önemli zararlara neden olmuş ve vektörü olan Tütün tripsine karşı mücadeleye ağırlık verilmiştir. İzmir’de Erken yaprak yanıklığı, Domates mildiyösü, Hıyar mildiyösü, Beyaz çürüklük, Yaprak küfü görülmüştür. Muğla’da Kök mantarlaşması, Kurşuni küf, Erken yaprak yanıklığı, Külleme, Domates yaprak küfü saptanmıştır. Aydın’da Kurşuni küf, Erken yaprak yanıklığı, Külleme, Domates yaprak küfü, Beyaz çürüklük sorun olmuştur. Balıkesir’de Hıyar mildiyösü ve Beyaz çürüklük Kütahya’da Külleme ve hıyar mildiyösü önemli problem olmuştur. EM uygulanan seralarda zararlıların görülmesinden sonra doğal düşmanların da hemen görülmesi sonucunda zararlıların çoğu baskı altına alınmıştır. İlaçlama sayısı, özellikle devamlı EM uygulanan seralarda azalmış ve doğal denge korunmuştur. Entegre mücadele seralarında hastalıkların çıkışları azalmış ve hastalıklara karşı ilaçlama sayıları azaltılmıştır. Bazı seralarda hastalık ve zararlılara karşı hiç ilaç atılmamıştır. Üreticiler, ilk yıldan itibaren programı uygulamışlar ve EM’xxyi benimsemişlerdir. EM kavramını, prensiplerini, mücadele yöntemlerini, doğal düşmanları, kimyasal ilaçların yan etkilerini öğrenmişlerdir. Serada bulunan hastalık, zararlıları tanıyıp mücadele yöntemlerini öğrenmişlerdir. Komşusundan veya akrabasından gören bu çalışmaya dahil olmak istediğini bildirmektedir. Alternatif mücadele yöntemlerinin uygulanması giderek yaygınlaşmaktadır.
Proje Konum : Araştırmacı
Proje Türü : Diğer kamu kuruluşları (Yükseköğretim Kurumları hariç)
Güncelleme Tarihi : 2018-10-12 23:47:46